3-9 KASIM ORGAN VE DOKU BAĞIŞI HAFTASI
Hastanemiz organ ve doku bağış birimi sorumlusu Dr. Öğr. Üyesi Hülya İPEK “Organ bağışı konusunda son yıllarda Türkiye’de oldukça büyük atılımlar görülmüşse de, 2020 itibariyle yaklaşık olarak 27 bin hasta organ bağışı için sıra beklemeye devam etmektedir. Bu sayının büyük bir çoğunluğunu böbrek nakli bekleyen hastalar oluşturmaktadır.
Hastaların organlarının, fonksiyonlarını layıkıyla yerine getirememesinden ötürü kişilerin yaşam kalitesini düşüp, sağlıkları derinden etkilenmektedir.
Medikal tedavi yöntemlerine rağmen yeterli ve uygun fonksiyon gösteremeyen organın bertaraf edilerek aynı organın donörden alıcıya nakledilmesiyle organ nakli sağlanmış olur. Organ nakli ile kişinin hayat kalitesinin yükseltilmesi amaçlanır. Özellikle kronik organ yetmezliği gibi hayati konulardan muzdarip bireyler için oldukça mühimdir.
Organ nakli, 18 yaşından büyük bireylerin gönüllülük esasına dayalı olarak yürütülen hayat kurtarmaya dayalı bir girişimidir. Ayrıca kişinin hayattayken organlarını bağışlamasının yanında, ölümünün ardından ailesi de organlarını bağışlayıp, başka insanların hayatlarına dokunabilir.
Son dönemlerde gelişme göstersede bağış rakamları hala yetersizdir. Kişilerin henüz hayattayken, ölümünün ardından organlarının bağışlanması için girişimde bulunması son derece hayatidir. Çünkü kalp, kornea gibi doku ve organların nakli, canlı kişilerden alınamaz. Ve bu organlara ihtiyacı olan kişiler, ölümünün ardından organlarını bağışlayan kişilerin organlarının, onlarla uyum göstermesi umuduyla beklerler. Günümüzde ne yazık ki organ bağışına istekli insan sayısından çok daha fazla, organ nakline ihtiyaç duyan insan bulunmaktadır. Organ nakli bekleyen hastaların artış göstermesinin sebepleri arasında genellikle genetik faktörler, kronik hastalıklar ve yanlış yaşam alışkanlıkları büyük rol oynamaktadır.
Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim Araştırma Hastanesi organ nakli koordinatörlüğü kurulmuştur ve ekibimizle beraber elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışıyoruz. Ekibimizde Anestezi bölümünden Doç.Dr. Güvenç Doğan, Doç.Dr. Selçuk Kayır, Başhekim Yrd. Mehmet Yalvaç Sağlık Bakım Hizmetleri Birim Sorumlusu Murat Çelik, Beyin Cerrahisi ekibi ve Nöroloji Ekibinden oluşmaktadır.” Açıklamalarında bulundu.
Ülkemizde her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında “Organ ve Doku Bağışı Haftası” kutlanmaktadır. Tedavisi yalnızca organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli sağlık sorunlarından biridir.
ORGAN-DOKU BAĞIŞI NEDİR?
Organ bağışı kişinin hayatta iken kendi özgür iradesiyle, organlarının bir kısmını veya tamamını ölümünden sonra başka hastaların tedavisinde kullanılmak üzere vasiyet etmesidir. 18 yaşını aşmış, akli dengesi yerinde olan herkes organ-doku bağışında bulunabilir.
ORGAN-DOKU BAĞIŞINDA BULUNAN HERKESİN ORGANLARI-DOKULARI KULLANILABİLİR Mİ?
Organ bağışı yapılmış olsa bile her ölümden sonra organ nakli mümkün değildir. Örneğin; kişi evde, sokakta, acil serviste veya hastanelerin herhangi bir servisinde ölmüş kişilerin organları ülkemizde organ bağışında kullanılamaz.
Yalnızca yoğun bakım ünitelerinde solunum cihazına bağlı olarak ölen, yani beyin ölümü gerçekleşen kişilerin organları nakledilebilir.
BEYİN ÖLÜMÜ NEDİR, TANISI NASIL KONULUR?
Beyin ölümünde, beyin fonksiyonları tamamen kaybedildiği için geri dönüşü yoktur, tam ve kesin olarak ölüm gerçekleşmiştir, bu durum bitkisel hayatla karıştırılmamalıdır. Beyin ölümü teşhisi konulabilmesi için birtakım testlerin uygulanma zorunluluğu vardır. Bu testlerin sonucunda, alanında uzman iki hekim tarafından, beyin ölümü gerçekleşip gerçekleşmediği kararına varılır daha sonra bu karar aileye bildirilir.
HANGİ ORGAN-DOKULARI BAĞIŞLAYABİLİRİM?
Kalp Kornea Tendon
Karaciğer İnce Bağırsak Yüz ve Saçlı Deri
Böbrek Kemik Ekstremite (Kol,Bacak)
Pankreas Kas Dokusu Üst Solunum
Akciğer Kıkırdak Üst Sindirim Yolları
Deri Uterus (Rahim)
ORGAN BAĞIŞ KARTI OLSUN YA DA OLMASIN AİLELERDEN İZİN ALINIR MI?
Organ bağış kartı olup olmadığı bakılmaksızın beyin ölümü gelişmiş tüm vakaların aileleri ile mutlaka görüşülür. Bu görüşme organ nakil koordinatörü tarafından gerçekleştirilir. Aile onayı olmadan hiç kimsenin organları alınamaz ve kullanılamaz.
ALINAN ORGANLAR HERKESE NAKLEDİLEBİLİR Mİ?
Nakil işlemleri Sağlık Bakanlığı bünyesinde Ulusal Koordinasyon Sistemi tarafından yürütülür ve yapılan tüm işlemler kayıt altına alınıp belgelenir. Organ dağıtımı; ulusal bekleme listelerinde kaydı olanlar arasından, öncelikle tıbbi aciliyeti olan hastalar olmak üzere, kan ve doku grubu uyumuna göre yapılır. Din, dil, ırk, cinsiyet, zengin veya fakir ayrımı gözetilmez. Alıcı ve vericinin kimlik bilgileri ailelerin izni olmadan açıklanamaz. Gizli kalması kanunen esastır.
İLERİ YAŞ VEYA KRONİK HASTALIĞIN OLMASI ORGAN BAĞIŞINA ENGEL MİDİR?
Yaşın ileri olması, kronik bir hastalığın bulunması, alkol veya sigara içiliyor olması ve benzeri nedenler organ bağışı yapılmasına engel değildir.
ORGAN BAĞIŞI YAPILDIKTAN SONRA, VAZGEÇİLEBİLİR Mİ?
Organ bağışından vazgeçildiğinde bu yeni kararı aile ile paylaşılması E-Devlet sistemi üzerinden iptal edilmesi ve organ bağış kartının imha edilmesi yeterlidir.
DİNEN BİR SAKINCASI VAR MIDIR?
Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu organ bağışını insanın insana yapabileceği en büyük yardım olarak tanımlanmıştır. 06.03.1980 tarih ve 396 sayılı kararı ile organ naklinin caiz olduğunu bildirmiştir. Kuran –ı Kerim’ de Maide suresi 32. Ayette “Kim bir kimseye hayat verirse, o sanki bütün insanlara hayat vermişçesine sevap kazanır.” diye buyrulmuştur.
ORGAN BAĞIŞI İÇİN NEREYE BAŞVURMAK GEREKİR?
İl veya İlçe Sağlık Müdürlükleri
Devlet Hastaneleri
Üniversite Hastaneleri
Özel Hastaneler
Aile Hekimliği Merkezleri
Toplum Sağlığı Merkezleri